17 Mayıs 2009 Pazar

Uzun elbise modasına ilk adımlarım

Geçen haftasonu ve bu haftasonu rahat durmayıp yine alışveriş yaptım :) Yaz sezonunun açılması ve havaların da bir anda ısınmasıyla dolabımda hiçbirşey kalmamış hissine kapıldım aniden! Ve kendimi önce Ankara'da Cepa'ya sonra da İstanbul'da Nişantaşı'na attım...Hislerimden eser kalmadı, rahatladım! :)

Ankara'da Twist'ten önce uzun bir etek aldım. İlk başta "nasıl giyerim, ne ile kombine ederim" diye düşündüm tabii çünkü ilk kez "uzun" modasına adım atıyordum. Etek yüksek bel ve ayak bileriklerimde...Belki bele takılacak bir kemer ile daha şık durabilir, altına da açık, yüksek topuklar...

Belki ben de böyle kombine edebilirim...




İkinci girişimim uzun elbise almak oldu...Onu da günlük rahat terlikler ve sandaletlerle giymeyi planlıyorum :) Moda sitelerine bakıyorum da zaten, herkesin üstünde bu aralar...


3 Mayıs 2009 Pazar

Haftasonu: Büyük Ada

Geçen haftasonu uzun zamandır hayalini kurduğum Büyük Ada gezisini gerçekleştirebildim! İlk defa Kıbrıs dışında bir adaya gitmenin heyecanıyla öğlen 2'de Kabataş İskelesinden kalkan vapura bindik. Vapur yolculuğu 1.5 saat sürüyor, boğazın ve denizin tadını doya doya çıkartabiliyorsun haliyle...:) Vapur en son Büyük Ada'ya uğruyor. Biz de o gün rüzgarın bütün sersemliğini üstümüze almış bir şekilde vapurdan indik ve doğruca sahildeki balıkçılara gittik. Güzel bir balık keyfinden sonra adada ufak bir tur attık. O kadar güzel ki herşey orada...Sıcak havanın keyfini yürüyerek, faytonla gezerek veya bisiklete binerek çıkaran insanlarla dolu :) Birbirinden güzel evlerin olduğu dar sokaklar...Kalabalığın hakim olduğu geniş meydanlar...Gerçekten çok hoşuma gitti...Bir de guzel bir otel buldum orada (Splendid Palaca ismi). Bir haftasonu adanın tadını tam çıkartabilmek için orada kalmaya karar verdim. Otel için eski bir binayı restore etmişler, dişarıdan harika gözüküyor. Deniz manzarası da ayrı güzel tabi ki :)

Dönüş için deniz otobüsünü seçtik ve çok daha rahat bir yolculuk oldu. Hem daha hızlı hem de daha konforlu. Tek dezavantajı vapur gibi her saat başı sefer olması yerine iki kez adaya gidiyor. Saatlerini denk getirmek bir hayli güç oluyor...


Haftasonunda klasik mekanlardan sıkılanlar için Marmara adaları hem günübürlik hem de bir gece kalmalık tatiller şeklinde güzel bir alternatif olabiliyormuş :)








Bu eve bayıldım :)